Victoria İslam Konseyi ve Avustralya İslam Müzesi'ni ziyaret eden Avustralya Başbakanı Turnbull, "Müslümanlar, 150 yılı aşkın süredir dünyanın en başarılı çok kültürlü toplumu olan Avustralya'da tamamlayıcı bir unsur olmuştur" dedi.

Avustralya Başbakanı Malcolm Turnbull, Avustralya'da yaşayan Müslümanların ülkeye önemli katkılarda bulunduğunu söyledi.

Turnbull, Victoria İslam Konseyi ve Avustralya İslam Müzesi'ni ziyaret etti.

Ardından düzenlenen toplantıda, çoğu üniversite öğrencisi Avustralyalı genç Müslümanlarla bir araya gelen Turnbull, konuşmasına "Esselamu Aleykum" diyerek başladı.

Turnbull, Müslümanların Avustralya'ya önemli katkı sağladığını belirterek, "Burada herkesin önünde, Avustralya Müslüman toplumuna saygı duyduğumu ve değer verdiğimi belirtmek istiyorum" dedi.

Avustralya İslam Müzesi ziyareti sırasında Müslümanların ülkeye olumlu katkılarını daha da yakından görme fırsatı edindiğini ifade eden Turnbull, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Müze, Müslümanların tarihimiz boyunca yenilikte ve eğitimde ön planda olduklarının canlı göstergesi. Müslümanlar, 150 yılı aşkın süredir dünyanın en başarılı çok kültürlü toplumu olan Avustralya'da tamamlayıcı bir unsur olmuştur. Bizi beraber tutan güç, birbirimize bağlayan şey karşılıklı saygıdır."

Turnbull, Endülüs Müslümanlarının ve Osmanlıların, İslamiyetin temel değerlerinden hareketle farklı inanca sahip topluluklara karşı hoşgörülü ve açık politikalar yürüttüklerine ve bu anlamda en yüksek seviyelere ulaştıklarına dikkati çekerek, "Ne zaman bir toplum, hoşgörülü ve farklılıklara açık olursa, farklı dinler ve ırklar bir araya gelerek birbirlerinden bir şeyler öğrenebilirse, o zaman çok daha güçlü olunabilir. İslamiyet'in bu konuda çok güçlü tarihi tecrübeleri var" diye konuştu.

"DAEŞ mağdurlarının büyük bölümü Müslümanlar"

Dünyanın farklı ülkelerinde DAEŞ gibi terör örgütlerinin eylemleri nedeniyle Avustralyalı Müslümanların da baskı altında kaldığını dile getiren Turnbull, şunları kaydetti:

"Müslüman toplum mensuplarının baskı altında olduğunu biliyorum. Korkunç eylemler yapan, dininize iftira atan ve küfreden azınlıkta ve radikal küçük bir grup dünyanın üzerine kara bir gölge gibi çöktü. Bu aşırı uçlar, İslam'ı yanlış yorumlayarak Sünnilerle Şiiler arasında nefret aşılayarak, Müslümanlarla Müslüman olmayanlar arasına hançer sokarak anlaşmazlık çıkarmaya çalışıyor. Dünyada DAEŞ'in mağdurlarının büyük bölümü Müslümanlardan oluşuyor. Onların kazanmasına izin vermeyeceğiz."

"Hiç kimse aynaya bakıp 'Avustralyalı'ya benzemiyorum' diyemez"

Avustralya'nın, çok kültürlü politikaları dünya üzerinde en başarılı şekilde uygulayan ülke olduğunu belirten Turnbull, Avustralya'da yaşayan 500 bin civarındaki Müslüman'dan yüzde 40'ının bu ülkede doğduğunu söyledi.

Avustralyalıların belli bir ırka ve inanca göre tanımlanamayacağını vurgulayan Başbakan Turnbull, "Ne kadar harika ve olağanüstü bir ülkemiz var. Hiç kimse aynaya bakıp 'Ben Avustralyalıya benzemiyorum' diyemez. Çünkü Avustralyalılar her ırka, her kültüre ve her dine benziyor. Biz herhangi bir din veya ırkla tanımlanmıyoruz. Ortak siyasi değerlere, demokrasiye, özgürlüğe ve hukuk kurallarına ve bunların temelinde yatan karşılıklı saygıya içtenlikle bağlıyız" ifadesini kullandı.

Konuşmasını, Kur'an-ı Kerim'in Hucurat Suresi 13. ayetinden alıntı yaparak sürdüren Turnbull, "Kutsal Kur'an bize, 'Ey insanoğlu, sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi ırklara ve boylara ayırdık' diyor. İnsanlarımız ve kaderimiz birbirine bağlıdır. Bu ülkenin vatandaşları olarak toplumumuzu geliştirmek için ortak sorumluluğa sahibiz" dedi.

Kaynak AA